CGF – CD34: Kişinin kendisinden alınan kanın dört farklı devir ve sürede santrifüj işlemi ile bileşenlerine ayrılmasından sonra plateletleri, lökositleri, çeşitli büyüme (growth factor) faktörlerini ve sitokinleri (hücrelerin birbirleriyle iletişimini sağlayan protein ve peptitlerin bir grubudur) içeren katmanın adıdır.

Kanda bulunan CD34 adlı plateletler;
▸ Kanın pıhtılaşmasında,
▸ Dokuların iyileşmesi ve tamirinde rol alırlar.
▸ Diğer taraftan; Hücrelerin büyümesi, çoğalması, gençleşmesi, hasarlı dokuların onarımı ve doğal iyileşme süreçlerini tetikleyici büyüme faktörlerini de salgılarlar.

Normalde dokularımızda herhangi bir hasar oluştuğunda kanda yer alan plateletler (trombositler) bu dokuya göç ederek onarım süreci başlatırlar. Yaşlanma süreci oldukça yavaş olduğundan vücudumuz bu kronik süreci ani bir travma (yaralanma) olarak değerlendirmez ve yeniden yapılandırıcı hücreleri gerekli olmayan yerlere yönlendirmez.

CGF-CD34 ile yapılan anti-aging uygulamasındaki amaç ise; hedef dokuya kan dolaşımı ile taşınabilecek olandan çok daha fazla sayıda plateleti yara dokusunu taklit edecek şekilde verebilmek ve yeniden yapılanmayı tetiklemektir. CGF-CD34 ile elde edilen plateletlerin yoğunluğu kandakinden 2 ila 5 kat fazladır. Mezoterapi yöntemi ile uygulanan bu yöntem ile kontrollü bir yara dokusu oluşturulmakta ve kandakinden çok daha yoğun miktarda platelet ve büyüme faktörü yeniden yapılanmayı başlatmaktadır.

Anti-aging amaç dışında kas – iskelet sistemi hastalıklarında, yaralanmış bölgelerin iyileştirilmesinde, yaraların ve yanıkların tedavisinde ve saç dökülmesinde de kullanılmaktadır.

Platelet ve Lökosit bakımından zengin plazmanın hücre çoğalmasını, farklılaşmasını, kanlanmasını ve hücrelerin arasındaki bağ dokusunu arttırdığını gösteren çalışmalar bulunmaktadır.

FDA onayı da bulunmaktadır.

Kişiden öncelikle kan alınır. Sonrasında özel ayrıştırma yöntemleri ile konsantre büyüme faktörleri elde edilir. Uygulama alanı dezenfektanla temzilenerek lokal uyuşturucu anestezik kremler uygulanır.

Elde edilen plazma;
▸ Direkt enjeksiyon,
▸ Mezoterapi,
▸ Mikroiğneleme ,
▸ Maske içinde,
▸ Yaraların üzerine sürülerek uygulanabilir.
Uygulama hazırlık kısmıyla birlikte toplam 30-45 dakika sürer.

▸ Fibromiyalji, kulunç ve burkulma tedavisinde,

▸ Eklem kireçlenmelerin de (diz, kalça, omuz, ayak bileği),

▸ Kıkırdak – kemik aşınması ve kireçlenmelerinde (gonartroz ve patella tendiniti),

▸ Eklem, bağ ve kas yaralanmalarında,

▸ Menisküs yaralanma ve yırtıklarında,

▸ Topuk dikeninde,

▸ Bel ve boyun fıtıklarında,

▸ Yara ve yanık tedavilerinde (diyabetik ayak, iyileşmeyen yaraların ve yanıkların tedavisinde),

▸ Kronik bel ve boyun ağrılarında,

▸ İltihabi kas hastalıkları ve romatizmal hastalıklarda,

▸ Kas-bağ dokusu yapışıklıklarında,

▸ Cilt yapışıklıkları ve kalınlaşmalarında,

▸ Saç dökülmesinin tedavisinde kullanılabilmektedir.

▸ Derimizin yaşlanması kronolojik yaşlanmayla birlikte meydana gelir. Yaşlanma süreci oldukça yavaş ve kronik olarak meydana gelir. Bu süreçte genetik ve çevresel bir çok faktör rol alır ve doku tamir mekanizmaları bu süreçi çok fazla tanımazlar. Bu nedenle derimizi gençleştirmeye yönelik uygulamalarda aslında vücudumuzun bir yarayı iyileştirirken yaptıklarını taklit etmeye çalışırız.

▸ CGF-CD34 uygulamasında da aslında yaptığımız vücüdun iyileşme kapasitesini arttırmaktır. Bu sebeple kronik olan bu süreçte deriye yönelmeyen bu tamir hücrelerini yoğun bir şekilde cilt altına veririz.

▸ Yüz,
▸ Boyun,
▸ Dekolteler,
▸ Eller,
▸ Saçlar,
▸ Bacak içleri – selülit bölgeleri,
▸ Kollar gibi sarkmış tüm vücut bölgelerine,
▸ kırışıklık,
▸ Sarkma,
▸ Anti-aging,
▸ İz tedavisi,
▸ Lifting etkisi,
▸ Çatlak tedavisi,
▸ Saç dökülmesi için uygulanabilir

▸ Yapılan bilimsel çalışmalar, bu konuda kesin bilgi verilmesi için yeterli değildir. Ancak PRP tedavisinde ki gibi 2-3 hafta ara ile 3 seans uygulama önerilmektedir.

▸ Bazı özel durumlarda seans sayıları 4-6 ya çıkarılabilir.

▸ 35 -45 yaş altında ki kişilerde yılda 1 kez 3 seanslık kürler yeterli iken, 45 yaş üzerinde 6 ayda bir 2 kür şeklinde uygulama yapılabilir. Yaş tek başına faktör olmayıp genel sağlık ve yaşam şekli de oldukça önemlidir. Bazı kişilerde kürleri 2 yılda 1 tekrarlamak yeterli olmaktadır.

▸ CGF-CD34 enjeksiyonunda iyileştirme uyarısı sayesinde sonuçlar genellikle yavaş, ama kalıcı olmaktadır.

▸ Genellikle ilk enjeksiyondan sonra yararları görülse de tam etkinlik 3. seans sonrasında fark edilir hale gelmektedir.

Etkinlik;
▸ Menopoz döneminde,
▸ Sigara, alkol kullanımında,
▸ Kötü beslenmelerde,
▸ Kötü uyku düzeninde,
▸ Güneş ve Ultraviyole ışınlarından korunulmadığında daha kısa süreli olacaktır.

Tüm tedavilerde olduğu gibi bu yöntemde de sonuçlar tamamen kişiseldir çünkü herkesin genetik yapısı ve yaşam tarzı farklıdır. Bazı kişilerde kısmi bir iyileşme görülürken, bazılarında tam iyileşme görülebilmektedir.

Birçok bilimsel çalışmalarda başarı oranının %80 – 85 oranında olduğu belirtilmektedir.

Bazı çalışmalar uygulamanın 6 ila 9. ayında bile iyileşme sürecinin hala devam ettiğini göstermiştir.

▸ Dışardan herhangi bir kimyasal madde ya da ilaç uygulanmaz,

▸ Kişinin kendi kanından elde edilen doğal bir bileşimdir,

▸ Alerji ya da başka yan etkileri yoktur,

▸ Bulaşıcı hastalık riski yoktur,

▸ Kısa süreli bir uygulamadır,

▸ Etkisi kısa sürede başlar,

▸ Etkisi kalıcı ve uzun sürelidir,

▸ Uygulama kolay ve pratiktir.

▸ Hastane-ameliyathane şartları gerektirmez,

▸ Dolgu ve mezoterapi etkilerine benzer etkileri vardır ve bu yöntemlerle kombine şekilde de kullanılabilir.

Lütfen detaylı bilgi için WhatsApp +90 (549) 635 03 13 hattımızdan ya da aşağıdaki iletişim formundan açıklayıcı mesajınız ile iletişime geçiniz.